11 Ekim 2018 Perşembe

YETİŞEMİYORUZ,ELİMİZDEN KAYIP GİDİYORLAR..





ESSELAMÜN ALEYKÜM VE RAHMETULLAH :) 

bakın kardeşlerim bugün sizlere iki meseleden bahsetmek istiyorum ikisi de birbirine çok benziyor.
Günlerden bir gün Peygamber efendimiz Mescid-i Nebevide bir gurup sahabeyle oturdukları bir anda bir başka sahabe efendimiz içeriye giriyor ve Ya Resulullah hani bir yahudi komşumuz vardı ya,onun da hasta bir oğlu vardı,o çocuğun şu anda da son anları..
Peygamber efendimiz son anları kelimesini duyduğu gibi koşa koşa o yahudinin evine doğru gidiyor.Varıyor eve yatağın içerisinde o yahudi çocuk,başının ucuna oturuyor ve ona İslama dair bir şeyler söylüyor.La ilahe ilallah de evladım,La ilahe illallah de ki yarın Allah katında sana şefaatçi olabileyim,La ilahe illallah de ki Rabbinin huzuruna imanla git.
o çocuk kafasını kaldırıp şöyle bir babasına bakıyor ve babası Allah Resulü sana ne diyorsa onu yap oğlum diyor.
O çocuk son anlarında La ilahe illallah Muhammedün Resulullah diyor ve hayatını noktalıyor..Peygamber efendimiz o tablodan dışarıya çıktığı zaman gözünde yaş var ama yüzünde bir sevinç,Rabbime hamd olsun bir delikanlıyı benim elimle,benim vesilemle İmanla tanıştırdı ve İmanla huzuruna aldığı için Rabbime hamd olsun,Rabbime hamd olsun diyor bir taraftan da göz yaşı döküyor.
Aradan bir müddet geçiyor yine bir haber geliyor diyorlar ki;Ya Resulullah bir yahudinin evinde bir çocuk son anlarını yaşıyor tekrar aynı hız cübbesini topluyor o eve doğru koşuyor,eve doğru giderken birde bakıyor ki evden bir tabut çıktı..meğer o çocuk orada vefat etmiş Allah Resulu (s.a.v) de yetişememiş,olayı bize anlatan Sahabe efendimiz diyor ki;
Tabutun evden çıktığını görünce çöktü yere başını aldı ellerinin arasına 

YETİŞEMEDİK,ELİMİZDEN KAYIP GİTTİ..
yetişemedik,elimizden kayıp gitti..diye kaç kez bu cümleyi tekrarlardı ve gözünde yaş vardı.
Benim aziz kardeşlerim yetişemiyoruz elimizden kayıp gidiyor.
Ateizim diyerek kayıp gidiyor,Deizim diyerek kayıp gidiyor,şehvetinin esiri olarak kayıp gidiyor başka başka şeylerle kayıp gidiyor..
çok uzaklara gitmeye gerek yok sokağa çıkıp bakmamız yeterli.
eğer biz Allah Resulunün Davasını tam anlamıyla anlamış olsa idik aynı o şekilde her bir ölümde her bir selada yere çöküp yetişemedik diyerek ağlamamız gerekiyordu.İslamı birinci elden alanlar durmasın dedi Peygamber..durmayın!!
iman var,imkan var koşacağız yetişmeye çalışacağız bu Dava ile yanmaya başlayacağız..kendi Müslümanlığımızla yetinmeyeceğiz..bu Dava uğrunda Ahireti dahi feda etmeye hazır olacağız kanımızı mürekkep edicek kadar sarılmamız gerekiyor..
sanmayın ki bu iş sadece hocaların işidir yada sanmayın ki sadece erkek işidir..ben hanım kardeşlerime de sesleniyorum.
Aslan gördüğün zaman dişi mi diye soruyor muyuz? Aslan Aslandır ha dişi olmuş ha erkek ne fark eder..
yaşa takılmayın..KİM DEMİŞ Kİ GENÇLİĞİN YAŞI VAR DİYE?
durmayalım inşAllah,Allah için acımayın bedenlerinize Allah için oturmayın Allah için oturmayalım ve bir şeylerin ucundan tutmaya çalışalım..



SELAMETLE..









O K U
PAYLAŞ: Whatsapp

17 Mayıs 2018 Perşembe

NEYLESİN AHİR ZAMAN ?




Dünya çok değişti.isimlerden başka her şey değişti.
bir iki oda ve salondan oluşan bir ev;bu evde baba oğul,gelin-kaynana,dede-torun beraberce yaşanıyordu.
mutfak,oturma odası,yatak odası,banyo.. her şey aynı yerde idi.insanlar böyle bir evde yaşıyor ve mutlu olabiliyorlardı.
şimdi evler bölündü;baba oğul başka evde.
evler gibi evin içi de bölündü;oturma odası,yemek odası,yatak odası,çocuk odası..her yer ayrıldı.geniş ve masraflı evler geldi,huzur ve rahatlık gitti.
suçlu belli AHİR ZAMAN!
ulaşmak için yürümekten başka çare yoktu.bir okka tuz için güneş doğarken yola çıkılır,batarken dönülürdü.Yük sırtta,belki de ayak gidilir gelinirdi.ama yemekler tatlı,gıdalı ve zevkli idi.Azla doyulur,doyulana hamdediliyordu.Bolluk geldi.kazanlar taştı,çok yemek dert oldu,aşırı beslenme bela getirdi.var,hemde gerekenden fazlası var..bolluk geldi,bereket gitti..karınlar şişti,gözler doymadı.
suçlu belli AHİR ZAMAN!
Okuyacak kitap yazacak kağıt yoktu,okumak için ışık yoktu,buna rağmen insanlar okudular,kendileri öğrendikleri gibi gelecek nesillere okyanuslar gibi ilimler bıraktılar.Bildikleri ile Amel ettiler.
şimdi kitap bol,kağıt çok.okuyan az,anlayan kıt,anladığı ile amel eden nadir.
suçlu belli AHİR ZAMAN!
uzak yakın insanlar dostlarına,yakınlarına
bağlıydılar.severler,sevilirlerdi.garipler bilinir,hastalar aranırdı.cenazeler beraber,düğünler beraberdi.zengin de insandı fakirde..küçüğün küçüklüğü,büyüğün büyüklüğü belli idi.bir örf vardı.Nesep belli soy belliydi.
şu kadar yıl aynı binada oturup birbirini tanımayanlar,bakıp görmeyenler,varlığı yokluğu gibi olanlar geldi.insan gitti para geldi.Ruh gitti,ceset kaldı.zevk gitti,şekil kaldı.sabır yok,sebat yok aceleci ve bitkin bir nesil yetişti.
suçlu belli AHİR ZAMAN!
Doktor bilmez,hastahane görmemiş insanlar vardı.aşı olmamışlar,neşter yememişlerdi.bir asır ömür yaşamış dinç bedenleriyle,bereketli gözleriyle,gülü iradeleriyle ayaktaydılar.
yeni bir nesil geldi,aşısıyla doğdu.Doktor kontrollü büyüdü.yemek gibi ilaçlar tüketti,denetimli yaşadı.ayağı üşümedi sobası sönmedi..odun taşımadı,fırtınada gecelemedi,harman dövmedi.
ama özürlü gibi tembel,tembel,pısırık,mecalsiz,çaresiz,umutsuz ve karamsar.sevmez,sevilmez..yakışıklı ama sevimsiz.
suçlu belli AHİR ZAMAN!
Hayat değişti; bakışlar,düşünceler,emeller değişti..her şey değişti,değişmek bile değişti.
sadece isimler kaldı.isim var,müsemma yok.
suçlu belli! suçlu bir dile gelse diyeceği bellidir.

''GÜZEL İKEN İŞ BU İNSAN,GÜZEL İDİ HER ZAMAN:
ŞİMDİ İNSAN FİTNE OLDU,NEYLESİN AHİR ZAMAN?''



KAYNAK: RAMAZAN RİSALESİ(NUREDDİN YILDIZ)










O K U
PAYLAŞ: Whatsapp